• Ana Sayfa
  • Portal
  • Üye Listesi
  • Yönetim Kadrosu
  • Forum İstatistikleri

  • Konuyu Oyla:
    • Derecelendirme: 5/5 - 1 oy
    • 1
    • 2
    • 3
    • 4
    • 5
    SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Çevrimdışı

    gentedimare


    Yasaklı Kullanıcı Grubu
    user avatar


    Kayıt: 29-09-2016


    Konu Sayısı : 0


    Mesaj Sayısı : 720


    RE: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Baya iyi tutturmuşum tahminlerde Smile)
    05-03-2018, Saat: 17:44
    Çevrimdışı

    taifung


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 08-08-2016


    Konu Sayısı : 4


    Mesaj Sayısı : 813


    Rep Puanı: 3

    Cvp: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    19 tahminimden 16 tanesi tutmuş. Geçmiş senelerime göre oldukça iyi.

    En iyi film'de gene yanıldım. Çok tuhaf her sene film olayında bi çuvallama yaşıyorum.

    Açıkçası 3 bilboard daha mantıklıydı ve açıkçası favoriydi de. Ne oldu da son anda Shape of Water aldı anlamadım. 

    Artık bu sayfalarla kimse ilgilenmediğinden, film yorumlarımı yazmıyordum ama hadi Oscar bitti belki insanlar filmleri merak eder izlemek ister... Adaylar üzerinden yazayım kişisel görüşlerimi:

    1. Three Billboards Outside Ebbing , Missouri: İhtiyarlara Yer Yok filmindeki o tekinsiz hava var. Kızı tecavüz edilip öldürülen ve yakılan bir annenin, bunu yapanı halen bulmayan kasabanın polisleriyle mücadelesi... Ama ne mücadele. Gözlerden yaş getirecek kadar dokunaklı bir film. Son bir kaç haftadır bu filmin ırkçı bulunduğu için gözden düştüğü falan söylendi. Ne alaka anlamadım.  


    2. Ladybird: Biri İf festivalinde olmak üzere 2 kez izledim. Çok tatlı bir teenage filmi aslında. Yoksul bir ailenin kızı olan ladybird takma adlı bir genç kızın liseden üniveristeye geçiş hikayesi. Bir adet Amerika'nın yoksul itilmiş kakılmış ailesinin yaşamı falan. Annesini sevenleri yani muhtemelen tüm ESC fanlarını (hepiniz kendinizi o kızın yerine koyacaksınız çünkü) ağlatması muhtemel bir film. 

    3. Darkest Hour: Churcill'in bir başbakan olarak, İngiltere'nin ikinci dünya savaşına ve Hitler'in yenilgisine götürecek o sürece dahil oluş sürecini anlatıyor film. Kısa bir dönemi kapsıyor yani. Sanırım 1 aylık bir süreç. Ve tuhaf bir şekilde Dunkirk operasyonu o sırada gerçekleşiyor. (Dunkirk operasyonu aynı zamanda listedeki başka bir filmin konusuSmile Bir çeşit oyunculuk gösterisi aslında. Gary Oldman'ın ödülü alışından da belli olduğu üzere... Bu tarz şeyleri sevmeyenler sıkım sıkım sıkılabilir uyarayım...

    4. Call Me By Your Name: Evet bir eşcinsel aşk filmi. İtalya'da geçen Brokeback Mountain... En iyi erkek oyuncu dalında aday olan güzel güzeli 23 yaşındaki Timonthe'yi izlemek için izlenebilir... Onun dışında böylesi bir temaya sahip olan filmler içinde bence en zayıflarından biri. Oscar'a aday olmasının sebebi de muhtemelen gay kontenjanı. Tıpkı afro-amerikan ve hispanik kontenjanı gibi artık gay filmleri de bir şekilde ödül listesine sokuşturuluyor. İyi bir film bulunamadıysa eldekiyle idare ediliyor.

    5. Dunkirk: Ve bence tıpkı diğer Nolan filmleri gibi yine hakkı yenen bir film. Evet 2.dünya savaşı filmlerinden bıkmış olabilirsiniz. Ama bakın... Benim hislerime az da olsa güveniyorsanız, bu filmi mümkünse salonda izleyin. (sanırım artık mümkün değil gerçi)... Olmadı büyük ekran tv'de izleyin bari. Bilgisayar ekranı olmasın. Ve sesini de açın bolca. Film, ses miksajı ve ses kurgusunda oscar aldı zaten. Dunkirk denen Belçika'daki bir bölgeye sıkışmış kalmış İngiliz askerlerinin, Hitler tarafından bombalarla yokedilmeden önce bir yolunun bulup kurtarılması hikayesi... (bkz Darkest Hours filmi)
    Bu askerler okyanus kıyısında bir kumsaldalar. Ve yemin ediyorum, o askerler kadar gerim gerim gerildim 2 saat salonda. Elimde olsa ödülü vereceğim filmi kendisi. Aynı zamanda yönetmen ödülü de Nolan'a tabi... Ama yine olmadı yine hakkı yendi. 

    6. Get Out: Arkadaşlar bu baya baya bildiğiniz korku filmi aslında. Uzunca bir süre nasıl oldu da Oscar adayı bir film olarak karşıma çıktı onu düşündüm. Sonrasında aslında bir afro-amerikan filmi olması ve anlattığı korku hikayesinin alt metninde de siyahilere ırkçılık ayrımcılık falan olmasına bağlandı. Evet sanırım o yüzden. Senaryosu oscar aldı zaten. Bence çok eğlenceli bir korku-gerilim. Hararetle tavsiye ederim.

    7. The Post: 2 Sene önce eskiyen bir konu. Spotlight zaten ödül almıştı ve heyecanlı da bir gazetecilik hikayesiydi aslında. Tabi ki bu da gerçek bir olay. Olayı anlatmak yerine bize uyarlarsak... Mit tırları haberi var ya.. İşte düşünün ki Cumhuriyet gazetesinde o haber basılmadan önce büyük büyük tartışmalar oluyor falan... Hükümetten birileri basılmasın diye araya giriyor.. Can Dündar (Tom Hanks oluyor filmde) yayınlamak için gastenin patronuyla işte tartışıyor falan.. Patron da Cumhuriyet'in sahibi (filmde Meryl Streep oluyor), bi düşünüyo taşınıyo sonunda yayınlanıyor haber işte big sansasyon... Filmin olayı bu. Tabi Amerika'da o dönem hükümeti sarsan ödüllü bir gazetecilik başarısı oluyor. Türkiye'de ise adam canını zor kurtardı Almanya'ya kaçtı, terörist olarak aranıyor, cumhuriyette çalışan da herkesi hapse attılar işte. Aradaki fark buSmile)

    Fİlmden ben çok sıkıldım arkadaşlar, ister izleyin ister izlemeyin.

    8. Shape of Water: NASA'da çalışan sağır dilsiz bir temizlikçi var. Baya elinde süpürgesiyle taşeron falan... İşte Nasa'ya da tuhaf insan-balık karışımı bir yaratık getiriliyor. Araştırma için laboratuvara konuyor. Bu kız ve arkadaşı da temizlik vs yaparken yaratığı görüyor, iletişime geçiyor onunla. Kaçak göçek sonra aşık oluyor ona falan. Kadın o kadar yalnız ve dışlanmış ki... İşte böyle bir yaratıkla aşk falan yaşıyorlar. Uçuk bir Güzel ve Çirkin uyarlaması olabilir tabi. Evet fantastik-masalsı-iyi niyetli bir film. Gerilim dozu yüksek, heyecanlı sahneler de var. Ama açıkçası bu filmin alması gereken tek ödül En iyi Kadın Oyuncu ile Sally Hawkins'ti. İzlerseniz beni anlayacaksınız. 

    9. Phantom Thread: Bir terzinin hayat hikayesi... Doğal olarak Kostüm oscarını aldı... Evet ilk bakıştı sıkıcı gibi gelebilir. 50'li yıllar İngiltere'sinde (hoş bana ortaçağ gibi geldi ama) , bugün artık modacı diye adlandırdığımız bir ünlü terzi var. Ablasıyla moda evi var. Kraliçelerin falan elbise için sıraya girdiği çok çok muteber bir terzi tabi. İşte onun ablasıyla ve sonradan evine sevgilisi ve karısı olarak gelen kadınla beraber yaşadıkları üçlü dramatik ortam... Aşırı sanatsal arkadaşlar. Terzilik, victorya dönemi kadın kıyafetleri, üst düzey oyunculuk ve paul thomas anderson hayranı değilseniz, tavsiye etmem..

     
     
    05-03-2018, Saat: 18:49
    Çevrimdışı

    taifung


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 08-08-2016


    Konu Sayısı : 4


    Mesaj Sayısı : 813


    Rep Puanı: 3

    Cvp: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Film önerileri işinize yarıyorsa, en iyi film adayları arasında yer almayan ama listedeki diğer filmlerden de bahsedebilirim biraz.
    05-03-2018, Saat: 18:50
    Çevrimdışı

    Hysteria


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 09-08-2016


    Konu Sayısı : 21


    Mesaj Sayısı : 1,707


    Rep Puanı: 8

    SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Ben zevkle okudum tai bence devam et. İlk fırsatta izlicem bazılarını not ettm
    05-03-2018, Saat: 19:44
    Çevrimdışı

    halil


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 10-08-2016


    Konu Sayısı : 0


    Mesaj Sayısı : 850


    Rep Puanı: 5

    Cvp: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Ben de zevkle okuyorum Tayfun!  Wink Öpücük
    05-03-2018, Saat: 20:48
    Çevrimdışı

    taifung


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 08-08-2016


    Konu Sayısı : 4


    Mesaj Sayısı : 813


    Rep Puanı: 3

    RE: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Danke shön, o zaman devam edicemSmile
    05-03-2018, Saat: 21:40
    Çevrimdışı

    taifung


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 08-08-2016


    Konu Sayısı : 4


    Mesaj Sayısı : 813


    Rep Puanı: 3

    Cvp: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Mesela Oscar'a 1 filmlik ara verelim...

    Az önce filmmakinesi.org'ta izlediğim bir eşcinsel filminden bahsedeyim. Hazır yukarıda adaylardan Call me by your name'i konuşmuşken...

    Tanrı'nın Unuttuğu Yer... Açıkçası bu film bana daha etkileyici geldi. Komik olacak ama bu film de İngiltere'de geçen Brokeback Mountain Big Grin

    Ama bu baya baya Brokeback yani. İngiltere'nin (gerçi tuhaf aksandan dolayı orası İskoçya falan da olabilir) ücra bir köyündeki bir çiftlikte... Felçli babası ve ninesiyle yaşayan bir genç çocuk var. Ahırla hayvanla koyunla kuzuyla ne kadar pis iş varsa tek başına uğraşıyor. Bunalımda er gece içiyor falan, ara sıra da kasabanın genç oğlanlarından biriyle... Ama böyle sadece işini gör bırak şeklinde bişeyler Smile

    Sonra çiftliğe yardımcı olması için Romanya'dan bir genç getiriliyor işe alınıyor kısa süreliğine... Geliş o geliş...

    Baştan sona izlemesi keyifli, ancak uyarayım ki bir hayli ağır ilerleyen, etkileyici bir drama. 

    Eminim bu forumdan bu filmi izleyip de gene gözünden bie yerden yaş gelmeyen kimse olmaz Smile
    05-03-2018, Saat: 21:49
    Çevrimdışı

    taifung


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 08-08-2016


    Konu Sayısı : 4


    Mesaj Sayısı : 813


    Rep Puanı: 3

    Cvp: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Dün Red Sparrow'a gittim. Kızıl Serçe diye oynuyor. 

    J.Lawrence sevenler baştan gider diye düşünüyorum zaten. Zaten bence performansı çok iyi. Fakat Agent Salt performansıyla Angelina Jolie'yi izlemiş bu gözler, kusursuz sıfatını kullanmaz Lawrence için....

    Filme gelelim. Güzel, alımlı Rus balerin... Kazara mesleğini yapamaz hale gelince. MİT'te çalışan amcası tarafından önce tek işte kullanılmak için, sonra da uzun süreliğine MİT'e ajan olmaya davet ediliyor (ya da zorlanıyor denebilir)

    Tabi Rusya'nın MİT'inde güzel kızlar için belirlenmiş tek birim var. Adı da Kızıl Serçe... Yani ajan diye aslında orospu yetiştiriyorlar. Hani ajanlığı, birilerinin koynuna girerek yapma olayı. 

    Film çok çok iyi bence. Hele de kızın Putin'e özellikle benzetilmiş olan amcası... Ve ikisi arasındaki ilişki. Filmde çok çarpıcı sahneler var. Bu arada işkence sahneleri çok sansürsüz.. hani midesi kaldırmayan olabilir diye söyleyim. 

    Ve tabi ki ilmek ilmek örülen o final Smile

    Gitmeyeni dürtsünler Big Grin
    11-03-2018, Saat: 23:53
    Çevrimdışı

    yalcin


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 20-02-2017


    Konu Sayısı : 0


    Mesaj Sayısı : 56


    Rep Puanı: 1

    RE: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Kizil Serceyi ben cok begendim, Salt ile kiyaslanamaz cunku aksiyon sahnesi Salta gore daha az, Ajan kizimizherkesi parmaginda oynatma konusuunda bir numara, filmin finali ise harika
    17-03-2018, Saat: 00:09
    Çevrimdışı

    taifung


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 08-08-2016


    Konu Sayısı : 4


    Mesaj Sayısı : 813


    Rep Puanı: 3

    Cvp: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Son günlerde salonlarda ikamet ettim. İşte bir demet;

    SALONDA İZLEDİKLERİM;

    1- Ziyaretçiler: Gece Avı: Bir kaç sene önce izlediğimiz filmin ikincisi. Saf bir korku sineması örneği. Çok retro bir havası var. Günümüzde geçiyor olmasına rağmen, çekim açılarıyla ve atmosferiyle 80'li yıllar saf korku filmlerini hatırlatıyor. 

    Olayı şu filmin... Anne-Baba ve biri kız biri erkek genç çocukları, beraberce bir karavan parkı gibi yere hafta sonu geçirmek için gidiyorlar. Sanırım hafta sonu yakın yerler yapalım kaçamağı gibi bir şey. Zira aile içi bir takım sıkıntılar var. Kızın ergenliğinden kaynaklı falan basit ailevi sorunlar işte. 

    Bu karavan parkı da büyük amcalarına ait falan. O hafta sonu kimse olmayacakmış onlar da işte kafa dinlemek için ailece o yüzden gitmişler. Akşam vakti varıyorlar mekana, amcalarına ulaşamıyorlar ama bırakılan bir notu görüyorlar. 

    Notta "Yarın görüşürüz siz odanıza yerleşin" gibi bişey yazıyor. Onlar da şüphelenmeye gerek duymadan anahtarlarını alıp yerleşiyorlar karavanlarına. Sonra tabi olaylar gelişiyor. Bence "Abi kaç zaman oldu adam gibi korka korka film izleyemedik" diye düşünenler varsa koştursun gitsin izlesin. Bu kıyağımı da unutmasın. 

    2- Öldürme Arzusu: Bruce Willis'in artık neden halen hem de başrol olarak filmlerde oynadığını sorgulamanıza yol açabilir. Adamın yaşlandığı o kadar bariz ki artık, sırıtıyor böyle hararetli filmlerde. Aslında çok eski bir filmin yeniden çevrimi. 

    Bir doktor, karısı ve kızıyla mutlu ve zengin yaşayıp gidiyor falan. Sonra bir gün evine hırsızlık için birileri giriyor ama bir şekilde ortalık karışıyor anne ölüyor, kızı da yoğun bakıma... Üstelik de doktor nöbetteyken oluyor bu işler. Adam karısı ve kızıyla acile gelmiş bir vaka olarak karşılaşıyor. Tabi yaşadığı travmanın etkisiyle değişiyor adam ve intikam peşine düşüyor falan. Konu güzel olsa da, malesef oyuncu seçimi yüzünden düşen temposu ve bir türlü sürpriz sahne içermeyişi, sıradanlaştırıyor. İzlemeyiniz.  

    3- Entebbe'de 7 Gün: Film gerçek bir olay ki beni zaten buradan vuruyor. Yeri gelmişken belirteyim, gerçek olaylardan uyarlanmış her film bende 1-0 önde başlıyor bu bir gerçek. Sinemada en sevdiğim şey, film bittikten sonra olayın aslını anlatan yazıların falan çıktığı o final sahnesi. 

    Orjinal olaydaki tiplerin fotoğrafları ya da görüntüleri falan...İşte bu film de, 1976 yılında Tel Aviv-Paris uçuşunu yapan Air France uçağının kaçırılma olayını anlatıyor. 2 Alman komünisti (Baider-Meinhoff hareletinden) ve 2 Filisitinli kaçırıyor uçağı. 

    Tabi olay daha büyük bir organizasyonun işi. Olayı gerçekleştirenler 4-5 kişi. Motivasyonları farklı tabi filmi izleyince anlarsınız. Uçak, filistin davası için kaçırılıyor temel olarak ve hapisteki filistinlilerin salınması karşılığı pazarlık yapmak amacıyla uçak Uganda'nın başkenti Entebbe'ye indiriliyor. 

    7 gün havaalanında kalıyor yolcular ve kaçıranlar. Pazarlık süreci ve yaşananlar, insani dramlar, operasyon, Simon Peres, İzak Rabin, Netenyahu, İdi Amin ve Ulrike Meinhoff gibi tarihsel karakterlerin ismen ya da cismen geçit yaptığı filmi ben çok beğendim. IMDB'si düşük ama dediğim gibi bana gerçek olay olsun, canımı yesin o dereceSmile

    İNTERNETTEN;

    4- Forgotten: Güney Kore Netflix filmi. Çok çok enteresan, türler karması. Bildiğin Kore gerilim filmi gibi başlıyor. Sonra filmin ortasında, sürpriz final sayılabilecek bir şey oluyor. Normalde filmin bitmesi lazım diyosun. Sonra hooop, başka bir yöne dönüyor filmSmile Sonra drama olarak sona eriyor. Çok ilginç ya, Koreliler valla tuhaf insanlar. Filmin konusunu pek anlatamam zira çok katmanlı ve tuhaf. Ama komplike ya da kafa karıştırıcı sanmayınız, çok basit aslındaSmile Bence izleyin siz.
    22-03-2018, Saat: 23:18
    Çevrimdışı

    taifung


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 08-08-2016


    Konu Sayısı : 4


    Mesaj Sayısı : 813


    Rep Puanı: 3

    Cvp: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    "Beni Satan Casus" filmini izler misiniz? Pls!
    20-08-2018, Saat: 09:59
    Çevrimdışı

    SiruSho


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 10-08-2016


    Konu Sayısı : 0


    Mesaj Sayısı : 2,034


    Rep Puanı: 2

    SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Oscar adayimiz Ahlat Agaci bir Allahin kulu dile getirimemis.



    SM-A720F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
    28-08-2018, Saat: 01:58
    Çevrimdışı

    taifung


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 08-08-2016


    Konu Sayısı : 4


    Mesaj Sayısı : 813


    Rep Puanı: 3

    Cvp: SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    (28-08-2018, Saat: 01:58)SiruSho Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Oscar adayimiz Ahlat Agaci bir  Allahin kulu  dile getirimemis.



    SM-A720F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

    Dile getiriyoz da noluyo amk!

    Burada yazdıklarımı dikine takanı görmedim daha.

    Ahlat Ağacı, gösterime girdiği gün gidip izledim. Çok uzun ve tabi ki çok ağır ilerliyor. Bir Zamanlar Anadolu'da gibi, yer yer komik. Ama hüzünlü bir hikayeyi anlatıyor. Bir aile içi hikaye ama daha çok baba-oğul. 

    Bana sorsan şiirsel bir film ve zamanın nasıl geçtiğini anlamadım. Ama bir çok kişi sıkıntıdan bunaldım da diyebilir bilemem.
    01-09-2018, Saat: 09:57
    Çevrimdışı

    SiruSho


    Üye Grubu
    user avatar


    Kayıt: 10-08-2016


    Konu Sayısı : 0


    Mesaj Sayısı : 2,034


    Rep Puanı: 2

    SİNEMA, TİYATRO & ETKİNLİKLER
    Avrupa Yakasi nin Saadettin Yerebakan'i usta oyuncu Yıldırım Ocek vefat etmis.
    Mekani cennet olsun

    SM-A720F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
    05-10-2018, Saat: 20:55


    Hızlı Menü:


    Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi
    Forum Yasal Uyarı

    Türkçe Çeviri: MyBB.Com.Tr
    Forum Yazılımı: MyBB, © 2002-2014 MyBB Group.
    Bu temanın yapımcısı #Pøwér™'dir. Hiç bir meteryal çalınamaz.
    Çalınması halinde gerekli yasak işlem ve hukuki yollara başvurulmaktan çekinilmeyecektir.

    İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren forumumuzda 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Forumumuz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri iletisim linkimizden bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.